Cığıştak Taşları: Bayat Köyü’nde “Cığıştağın Aralık” diye bir yer vardır. Burada cığıştak taşları denen elma büyüklüğünde, sallandığı zaman “cığış, cığış” sesler çıkaran taşlar vardır. Bu taşlar için şu efsane anlatılır:
Köyden bir kişi,
köyün dışında bulunan ağaçlardan elma toplar ve atının heybesine doldurur, köye doğru hareket eder. Köyün doğusunda olan Cığıştağın Aralık’a gelir. Burada yaşlı bir adamla karşılaşır. Bu adam, Hızır’dır; ama adam, bu yaşlının Hızır olduğunu bilmez. Hızır, adama dönerek “Atının yükü nedir?” diye sorar. Adam, elma vermek istemediği için yükünün elma olduğunu söylemez, “Keş...” der. Hızır heybedekinin elma olduğunu bilmektedir. Adamın yalancı ve cimri olduğunu anlayan Hızır, “Keşin taş ola!” der. Heybedeki elmalar bir anda taş olur ve şaşıran adam, elmaları oraya döküverir.
köyün dışında bulunan ağaçlardan elma toplar ve atının heybesine doldurur, köye doğru hareket eder. Köyün doğusunda olan Cığıştağın Aralık’a gelir. Burada yaşlı bir adamla karşılaşır. Bu adam, Hızır’dır; ama adam, bu yaşlının Hızır olduğunu bilmez. Hızır, adama dönerek “Atının yükü nedir?” diye sorar. Adam, elma vermek istemediği için yükünün elma olduğunu söylemez, “Keş...” der. Hızır heybedekinin elma olduğunu bilmektedir. Adamın yalancı ve cimri olduğunu anlayan Hızır, “Keşin taş ola!” der. Heybedeki elmalar bir anda taş olur ve şaşıran adam, elmaları oraya döküverir.
İşte bu taşlar, yöresel söyleyişle “cığış cığış” diye ses çıkardığı için “Cığıştak Taşları”, bu mevkie de “Cığıştağın Aralık” adı verilmiştir. Taş olan elmaların içindeki elma çekirdekleri birbirlerine değdikleri için bu sesi çıkarmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder